info@mersinmercek.com
MersinMercek
  • Mersin
  • Kadın
  • Güncel
  • Politika
  • Ekonomi-Emek
  • Dünya
  • Kültür
  • İfade Özgürlüğü
  • İnsan Hakları
  • Yaşam-Sağlık
  • Spor
  • Ekoloji
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Mersin
  • Kadın
  • Güncel
  • Politika
  • Ekonomi-Emek
  • Dünya
  • Kültür
  • İfade Özgürlüğü
  • İnsan Hakları
  • Yaşam-Sağlık
  • Spor
  • Ekoloji
  • Köşe Yazarları
  • Künye
No Result
View All Result
MersinMercek

Cemil Uğur yazdı: Yoksulluğun fotoğrafı ‘açlıktan sütü kesildi’

3 Ocak 2022
in Köşe Yazarları
Cemil Uğur yazdı: Yoksulluğun fotoğrafı ‘açlıktan sütü kesildi’
PaylaşPaylaşPaylaşPaylaş

Başlığı okuduğunuzda belki yoksulluğun fotoğrafı mı olur diyeceksiniz. Ne yazık ki oluyor… Gazetecilik açısından tebrik edilecek bir haber ama insanlık için utanç duyulacak bir durum. Gazetecilik hakikat demektir, bu da yaşanan durumu halka ulaştırmakla mümkündür. Meslektaşım Özlem Yayan yaptığı bu haberle önümüze bir fotoğraf koydu.  Bu fotoğrafa iyi bakmak lazım. Yoksulluk var diyebiliyoruz ama bir annenin sütü kesilecek kadar oluyorsa o zaman artık vicdanlarımızı sorgulama zamanı geldiğini gösteriyor.

Çiğli’de 3 çocuğu ve eşiyle derme çatma bir barakada yaşam mücadelesi veren Dilşah Saruhan, beslenemediğinden dolayı doğum yaptıktan 4 ay sonra sütünün kesildiğini ve bebeğini besleyemediğini belirtti.

Bir çocuğun sağlıklı büyümesi için uzmanlar tarafından “bir çocuk en az 6 ay boyunca anne sütü içmeli” deniliyor. İşte bu konuda tüm çocukların eşit olması gerektiğinin aksini kimse savunamaz. Savunan varsa da insansı (insan gibi davranma anlamında) bir davranış olarak görmek lazım. Bir ülkenin yoksulluk durumuna bakarken, o ülkenin ekonomisine bakılır. Ama bir ülkede hem yoksulluğun yükseldiğini hem de sosyal politikalarının çöktüğünü bu haberle görmek mümkün.

Peki neden böyle oldu? Yanlış yönetim, yanlış ekonomi politikası hepsi diyebiliriz. Bir gerçek var ki; zengin daha zenginleşirken biz halklar yoksullaştıkça yoksullaşıyoruz. Bir yandan yoksullaşırken bir yandan da insanlığın üzerine toprak atmaya başlıyoruz. Sanki yavaş yavaş duygusuzlaşıp insansı olmaya başlıyoruz. Tüm olan bitenlere tepki göstermeden yaşamaya devam ediyoruz. Tüm insanlık değerlerini alaşağı ederek, modernleştiğimizi iddia ediyoruz.  Yaşamı yaşamak için yaşarken, kendimizden sonra gelecek nesli düşünmeden bir yaşam geçip gidiyor. Bir yandan binalar, fabrikalar kurarak yeşil alan bırakmıyoruz. Bir yandan da insansı davranışlarla yarattığımız tahriplerle kendi ırkımıza zarar veriyoruz.

Üstelik sadece kendi ırkımıza değil, tüm canlılara zarar veriyoruz. Tüketim hırsından, alan hakimiyetine kadar her adımımızda bir yıkım yaratıyoruz. İnsanlık ölüyor, insansı var oluyor. Son olarak yaşanan bu olay; Taliban’dan kaçarak Türkiye’ye geçmeye çalışan bir kadın ve iki çocuğu fırtınaya tutuldu. Ayakları poşetle sarılı olan anne, çocukları ölmesin diye çoraplarını çocukların eline geçirmiş…

Kendi yaratmadığı bir savaş içinde bulmuşlar kendilerini bir anne ve iki çocuk. Kurtuluş diye çıkılan yolculukta ölümle karşı karşıya kaldılar. Daha kaç anne, kaç çocuk ölecek sorunun cevabını bilmiyoruz. Neden bu ölümler? Sırf tahakküm için mi? Daha Aylan bebek gibi kaç bebeğin cansız bedeni kıyıya vuracak? Bu soruların cevabını bilmesek de kıyıya vuran her bedenle, kurtuluş diye çıkılan yolda donarak ölen her bir bireyle birlikte insanlığın da öldüğünü görüyoruz.

Bir yanda doymak bilmez sermaye sınıfı, bir yanda ezilen halklar… Bir yanda doğduktan sonra geleceği lüks içinde olan bir avuç sermayenin çocukları, bir yanda yoksullukla boğuşan milyonların geleceksiz bırakılan çocukları… Her neye inanıyorsanız ona bağırın, neden çocukları eşit yaratmıyor diye. Bazı çocuklar çöp toplamak, ışıklarda durmak zorunda kalırken neden bazıları ise lüks içinde yaşıyor? Bazı çocuklar parası yok diye okumaktan vazgeçerken, bazı çocuklar ise lüks arabalarla özel okullarda okuduğu yaşamın gerçekliğini unutmamak lazım. Her çocuk saf ve temiz değil mi? Her çocuk aynı değil mi? Her çocuk gelecek değil mi? Eşit olmayan bir durum var.

Hele annenin şu sözleri yürek yakacak derecesinde “Çocuklarım okula gittiği için onlara yemek götürmek zorundayım. Tost istiyorlar, her gün onlara tost yapamıyorum. Gerçekten ne yapacağımı bilmiyorum.” Bu sözün ardından ne söylenebilir ki artık nokta koymak isterim ama şunu sormadan bitirmek istemiyorum: Peki kurtuluş nedir? Bu soruyu sorarsak birbirimize daha mantıklı ve çözüm yolu bulmuş oluruz diye düşünüyorum.

Bana göre tek kurtuluş var; o da halkın birliği. Ülkenin tüm servetini alan bir avuç gurubun değil, bu ülkenin asıl unsuru olan biz halklara eşitçe paylaşmalı… Kimsenin aç kalmadığı, kimsenin dışarıda kalmadığı bir ülke mümkün. Ülkemizin serveti milyarderlere değil de milyonlara verilirse yeterli olacak. Herkesin eşit doğmadığı bu dünyada umarım herkes bir gün eşit olur.

Previous Post

Birleşik Metal-İş, Çimsataş Çukorova İnşaat Makinaları fabrikasında grev kararı aldı

Next Post

Mersin Barış Anneleri Meclisi kuruluşunu deklare etti

Mersin Mercek

Mersin Mercek

Related Posts

Sonu Gelmemiş Roman: Fragman Bitti, Asıl Mücadele Yeni Başlıyor
Köşe Yazarları

Sonu Gelmemiş Roman: Fragman Bitti, Asıl Mücadele Yeni Başlıyor

15 Mayıs 2025
Mayıs: Hakikatin Ayı, Direnişin Zamanı
Köşe Yazarları

Mayıs: Hakikatin Ayı, Direnişin Zamanı

9 Mayıs 2025
Ali Bilen yazdı: KÜRT BASINI VE MEDYASINDA DEVLET BASKISINA KARŞI DİRENİŞİN TARİHİ
Köşe Yazarları

Ali Bilen yazdı: KÜRT BASINI VE MEDYASINDA DEVLET BASKISINA KARŞI DİRENİŞİN TARİHİ

22 Nisan 2025
Ali Bilen yazdı: Ateşkesler Kronolojisi
Köşe Yazarları

Ali Bilen yazdı: Ateşkesler Kronolojisi

15 Nisan 2025
Sedat Akbay yazdı: Yeni Çağ ve Çözüm Süreci
Köşe Yazarları

Sedat Akbay yazdı: Barışla yeni bir başlangıç

10 Mart 2025
Next Post
Mersin Barış Anneleri Meclisi kuruluşunu deklare etti

Mersin Barış Anneleri Meclisi kuruluşunu deklare etti

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

MersinMercek

Mersin'den Türkiye'ye bir soluk

Künye
Kuruluş: 20 Nisan 2021
Adres: Merkez / Mersin
Posta Kodu : 333100
Telefon/Phone: + 90 530 561 19 17

E-MAİL: mersinmercekk@gmail.com

İmtiyaz Sahibi: Cemil Uğur

© 2021 Mersin Mercek |Künye| Developed by Erdi Çalışkan

No Result
View All Result
  • Mersin
  • Kadın
  • Güncel
  • Politika
  • Ekonomi-Emek
  • Dünya
  • Kültür
  • İfade Özgürlüğü
  • İnsan Hakları
  • Yaşam-Sağlık
  • Spor
  • Ekoloji
  • Köşe Yazarları
  • Künye