Taşucu halkının, Seka arazisine beton dikmeye çalışan Cey Holding’e karşı tepkisi sürüyor.
Mersin’in Silifke ilçesi Taşucu Mahallesi’nde geçtiğimiz yıl Taşucu Limanı ve Seka arazisi olarak bilinen sahanın özelleştirilmesi kapsamında ihaleyi kazanan Cey Holding sahadaki çalışmalarına başladı. Cey Holding’in, devraldığı Seka arazisini duvarla çevirmek istemesine karşı Taşucu sakinleri ve çevreciler ayaklandı. Çevrecilere destek veren Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Mersin Milletvekili Cengiz Gökçel, Taşucu’nda giderek basın açıklaması gerçekleştirdi. Çevrecilerin ve Taşucu halkının destek verdiği açıklamada konuşan Milletvekili Gökçel, Taşucu’nun dünyanın ender turizm bölgelerinden biri olduğunu vurgulayarak, “Akdeniz’in en güzel yerlerinden Silifke İlçemizin güneyinde yer alan bir belde. Buradaki vatandaşlarımız özellikle çevresine duyarlı, yaşadığı yerde insanca yaşamayı düşünen ve bunu hak eden bir topluluk var” dedi. Taşucu’nda geçmişte herkesin Seka diye bildiği bir kağıt fabrikası bulunduğunu söyleyen Gökçel, “Bu kağıt fabrikası geçmiş dönemlerde bir nedenle kapatıldı. Özelleştirme adı altında burayı birilerine vermeye çalıştılar. Kağıt fabrikasının o zamanki bütün müştemilatı hurda şeklinde satıldı. Zaten bu hukuksuz bir işlem idi. Aslında Taşucu’na ve ülkemize yapılan bir hakaretti” ifadelerini kullandı.
“Hukuksuzluk başında başlamış”
Seka’nın arazisi ve limanının çok kıymetli olduğuna dikkat çeken Gökçel, “Liman gerçekten çok önemli. Esas önemli olan ise buradaki insanların ve buraya gelen turistlerin hedefledikleri ortamı bulması. Dolayısıyla insanca yaşamak için insanların günlük hayatında kullandığı en güzel kumsal en güzel sahil en güzel yürüyüş bandını hukuksuz bir şekilde Seka limanını alan firmaya peşkeş çekmek kabul edilebilir bir durum değil” şeklinde konuştu. Denizcilik İşletmeleri Genel Müdürlüğü buranın özelleştirilmesi ile alakalı özelleştirme idaresine bir proje sunduğunu aktaran Gökçel, “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı buranın ihale edilmeden önce bu hali ile ihale edilmesi için olur veriyor. Ama ortada o projenin onaylanmış bir raporu yok. Kurumlardan görüş alınmamış. ÇED raporu alınmamış. O şekilde ihale edilmiş. Aslında hukuksuzluk başında başlamış” görüşlerini savundu.