Mersin Mor Dayanışma, üst üste gelen zamlar, derinleşen ekonomik kriz ve kadın cinayetlerine karşı “Şaka değil gerçek” diyerek eylem yaptı.
Yenişehir Özgecan Aslan Barış Meydanı’nda bir araya gelen Mor Dayanışma üyeleri, “Ne kadın cinayetleri ne ekonomik kriz şaka değil gerçek” pankartı açarak “Şaka değil gerçek” ile “Kadınlar birlikte birlikte güçlü” sloganı attı.
“KADINLAR SEFALET KOŞULLARINDA YAŞAM MÜCADELESİ VERİYOR”
Dayanışma adına açıklama yapan Ayşegül Göçmen, “Günden güne yoksullaşıyor, ekonomik kriz içerisinde aile, ev, erkek şiddeti döngüsüne hapsedilmek isteniyoruz” dedi. 37 temel gıdada zamın asgari ücretten fazla durumda olduğunu ve asgari ücretin altında ücret alan milyonlarca kadının sefalet koşullarında yaşam mücadelesi verdiğini söyleyen Göçmen, “Halkın gerçeklerinden uzak olan AKP-MHP iktidarı ise yalanlarla, dolanlarla yalpalıyor, yalpaladıkça da işçiye, emekçiye, kadınlara, LGBTİ+’lara, göçmenlere saldırıyor” diye konuştu.
“ZAMLAR ASGARİ ÜCRETTEN FAZLA”
“37 temel gıdada zam asgari ücretten fazla, şaka değil gerçek” diyen Göçmen, “Ev kiraları artışı ile ev bulamaz, kiraları ödeyemez olduk şaka değil gerçek. Son dört yılda elektriğe yüzde 370 zam geldi. Ev kirası kadar elektrik faturası öder olduk şaka değil gerçek. Akaryakıt zamları yüzünden temel ihtiyaçlarımızı karşılayamaz olduk, şaka değil gerçek. Ped, tampon gibi her ay kullanmak zorunda olduğumuz ürünlere en az 50 TL ödüyoruz şaka değil gerçek” ifadelerini kullandı. Kadınların bu gerçekleri her gün yaşadığını, her gün temel ihtiyaçlarına, barınmaya, ısınmaya ulaşamaz halde olduklarını belirten Göçmen, “Krizi biz çıkarmadık, bedelini de biz ödemeyeceğiz! Ev kiralarından yüksek olan faturalarımızı, kesilen elektrik, gaz cezalarını erkek egemen devlet ödesin!” şeklinde konuştu.
“NAFAKA HAKKI GASP EDİLİYOR”
5. ve 6. Yargı paketleriyle nafaka hakkının gaspının tekrar gündeme getirildiğini söyleyen Göçmen, “Kadınların boşanması, aile, ev, şiddet döngüsünden çıkması zorlaştırılıyor. 200-300 TL civarında olan yoksulluk nafakasına göz diken erkekler erkek-devletin kadın ve çocuk düşmanı politikalarından güç alıyor. Okullarda kız-erkek öğrencileri ayrı oturtmaya çalışan okul idareleri erkek egemen eğitim politikalarına güveniyor ve tekrar göreve iade ediliyor” dedi.
“EŞİT İŞTE EŞİT ÜCRET İSTİYORUZ”
Kadınların taleplerini yüksek sesle söylemeye ve kazanana kadar mücadele etmeye devam edeceklerinin altını çizen Göçmen, kadınların taleplerini şöyle sıraladı: “Ped, tampon ve hijyen ürünlerinde vergi kaldırılsın, insanca çalışma koşulları ile ‘Eşit işe eşit ücret’ istiyoruz. Doğum kontrol yöntemleri ücretsiz olsun, ücretsiz bakım evleri ve kreş istiyoruz, güvenceli, eşit, insanca ücretli iş istiyoruz, HPV aşısı ücretsiz olsun, kadın cinayetlerini önleme merkezleri açılsın, temel gıdalardaki zamlar geri alınsın, meskenlerde elektrik, doğalgaz gibi zamlar geri alınsın, ev içi bakım hizmetleri kamulaştırılsın. İstanbul Sözleşmesi’ni yeniden imzala ve uygula! ILO 190 Sayılı Sözleşme acilen onaylansın ve uygulansın!”
“VAATLERE KARNIMIZ TOK”
Kadınların hak kazanımlarını gasp eden, yoksulluğa, çaresizliğe ve şiddet kıskacına almak isteyen erkek egemen iktidar, yargı ve devlet erklerine söyleyecek sözleri olduğuna dikkat çeken Göçmen, “Ana akım muhalefetin de iktidarın da vaatlerine karnımız tok!” diyerek sözlerini tamamladı.