MERSİN MERCEK – Ülke genelinde 2 günlük iş bırakan eylemi yapan sağlık emekçileri, Sağlık Bakanlığı’nı uyararak, taleplerini yerine getirilmediği ve haklarını alamadıkları takdirde yeniden ve daha uzun süreli eylemlere hazır olduklarını belirtti.
Sağlık emekçileri ülke genelinde 2 günlük iş bırakma eylemi gerçekleştirdi. Mersin’de de özlük haklarında iyileştirme, etkin bir sağlıkta şiddet yasası ve ek gösterge talebiyle greve giden sağlık emekçileri, Toros Devlet Hastanesi önünde bir araya gelerek açıklama gerçekleştirdi. Mersin Tabip Odası, Mersin Aile Hekimleri Derneği (MAHDER), Birlik ve Dayanışma Sendikası Mersin Şubesi, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Mersin Şubesi, Türk Sağlık Sen Mersin Şubesi ve Genel Sağlık İş öncülüğünde toplanan sağlık emekçileri, “5 dakikada sağlık olmaz”, “Yıpranma payı istiyoruz”, “Alkışı duyduk, ihaneti gördük” dövizleri açarak, “İnsanca çalışmak istiyoruz”, “Yaşamak, yaşatmak istiyoruz” ve “Direne direne kazanacağız” sloganları attı.
“Sağlık sitemi işlemez hale geldi”
Eylemde açıklama yapan Mersin Tabip Odası Başkanı Mehmet Antmen, Sağlık Bakanı’ndan 473 gün önce istedikleri randevuya hâlâ yanıt verilmediğini hatırlatarak, “Bu nedenle sesimizin duyulması için bugün alanlardayız ve sesimiz yine duyulmazsa Mart ayında daha uzun süreli G(ö)rev’lere hazırız. Sağlığı alınıp satılan bir meta, hastaneleri işletme, hastaları müşteri, doktorları tüccar ve sağlık çalışanlarını köle olarak gören anlayışın yürürlüğe koyduğu sağlıkta dönüşüm programı ile hekimlerin ve tüm sağlık çalışanlarının emeği ucuzlatılmış, çalışma koşulları kötüleşmiş, halkın sağlık hakkı elinden alınmış: gelinen aşamada sağlık sistemi işlemez hale gelmiştir” ifadelerini kullandı.
“CİMER ve SABİM mobbin aracı olarak kullanılmakta”
Sağlıkta dönüşüm sonucu kurulan SABİM, CİMER gibi şikâyet hatlarının hekimlere bir mobbing aracı olarak kullanıldığını, hekimlerin savunma vermekten işlerini yapamaz hale geldiklerini öne süren Antmen, “Performans sisteminin yerleştirilmesi sonucunda iş yükümüz artmış, kışkırtılmış bir sağlık talebi ortaya çıkmış ve bu da Malpraktis vakalarını arttırmıştır. Malpraktisin artmasıyla da hekimlere milyonlarca lira tazminat cezaları verilmeye başlanmıştır. Sağlık alanında şiddet her geçen gün artmaktadır. Güvenli işyerleri ve etkili bir şiddet yasası ise Sağlık Bakanlığının gündeminde dahi değildir. Bir diğer olumsuzluk ise kışkırtılmış sağlık talebi ile artan iş yüküdür. Hekimler ve sağlık çalışanları yetersiz istihdamın ve kışkırtılmış sağlık talebinin karşısında tükenmekte, angarya ile çalışmaya zorlanmaktadır. Bu yoğun emeğin karşılığında ise insanca yaşanabilecek temel ücret yerine oyalama tasarılar, ek ödeme yalanları ile geçiştirilmektedirler. Performans ve puan hesapları ile sağlık çalışanları birbirine düşman edilmekte, ekip ruhu ortadan kalkmaktadır” şeklinde konuştu.
“Tasarı derhal meclise getirilmeli”
G(ö)rev etkinliği taleplerini sizlerle paylaşan Antmen, şöyle devam etti: “Hekimlerin ve diş hekimlerin gelirlerinde düzenleme içeren, ama onlar arasında dahi eşitsizlik yaratan seyyanen zamla ilgili tasarının geri çekilmesine, ocak ayında görüşüleceği söylenmesine rağmen unutturulmaya çalışılmasına itiraz ediyoruz. Tasarı kapsayıcılığı arttırılarak derhal Meclis’e getirilmelidir. Emekliliğimize de yansıyacak insanca yaşayabileceğimiz temel bir ücreti sağlayacak şekilde ekonomik ve özlük haklarımız için yeni bir düzenleme bir an önce yapılmalıdır. Şiddetsiz bir sağlık ortamında çalışabilmek için etkili ve caydırıcı yeni bir “Sağlıkta Şiddet Yasası” çıkarılmalıdır. Covid-19 illiyet bağı aranmaksızın meslek hastalığı kabul edilmelidir. Aile Hekimliği Ceza Yönetmeliği iptal edilerek, ASM’lerde çalışmayı kolaylaştıracak demokratik bir yönetmelik yayınlanmalıdır. Pandemi süresince çalıştığımız her yıl için tüm sağlık çalışanlarına 120 gün fiili hizmet süresi zammı verilmeli, hekimlerin ek göstergesi 7.200, diğer sağlık çalışanlarının 3.600 olacak şekilde düzenlenmelidir.”
Antmen, son olarak “Taleplerimiz yerine getirilmediği takdirde, tüm sağlık örgütleri olarak haklarımızı alana kadar daha güçlü eylem ve etkinliklere hazır olduğumuzu, hizmet üretiminden gelen gücümüzü kullanmaya kararlı olduğumuzu bir kez daha ilan ediyoruz” diye konuştu.