Her geçen gün artan fiyatları nedeniyle meyve yemek vatandaş için hayal olurken, temel tüketim gıdası olan sebze de artık lüks oldu.
Gittikçe derinleşen ekonomik kriz, artan girdi maliyetleri nedeniyle market raflarında sebze fiyatlarına yansıyan artış vatandaşın cebini yakıyor. İthal ve yerli üretim sebze fiyatları fahiş oranda arttı. Beyaz ve kırmızı ette yaşanan artışla birlikte sebzeye yönelen vatandaşlar, artık sebze yemeklerini dahi zor yiyor. Önce et, sonra süt ürünleri, ardından meyve derken birçok temel tüketim ürününden vazgeçmek zorunda bırakılan vatandaşlar, artık ekmek arası domates salatalık dahi yiyemeyecek duruma geldi. Türkiye’nin tarım ihracatına büyük katkısı olan ve birçok sebze ve meyvenin üretim yeri olan Mersin’de, kentin vatandaşları dahi bu ürünlere ulaşmakta zorluk çekiyor.
Domates 18, salatalık 26 lira
Gittikçe artan sebze fiyatları sonucu artık manavlar kasa yerine kiloyla ürün alırken, vatandaş ise taneyle biber, parçayla lahana ve brokoli alıyor. Halde kilosu 15 liradan satılan domates, raflarda 18 liradan alıcı bulurken, salatalık ise halde 19, raflardaki 26 liralık fiyatı ile vatandaşı şaşkına uğratıyor. Marul; halde 5 TL, manavda 7,5 TL, ıspanak; halde 5, manavda 8 TL, biber; halde 18, manavda 28 TL, yeşillik halde 1,25, manavda 2,5 TL, patates halde 4, manavda 7 TL, Karnabahar; halde 7,5, manavda 15 TL’den satılıyor. Sebzede zam şampiyonu olan patlıcan ise seradan 20 liraya çıkarken, raflarda 35 liraya satılıyor. Artık çoğu manav, vatandaş nasıl olsa alamaz diye patlıcan getirmiyor.
Mersinliler narenciyeye de ulaşamıyor
Sebze ve meyve üreticileri ise girdi maliyetleri nedeni ile üretimin pahalı olmasından dert yanarken, üzerine bir de ağır hava koşulları eklendi. Mersin’de zirai don nedeniyle ürünleri zarar gören çiftçiler yeniden nasıl üretim yapacağını kara kara düşünürken, bunun sonuçlarını yine vatandaş yaşayacak. Narenciye kenti olan Mersin’de artık vatandaşlar kiloyla meyve almak yerine, parayı denkleştirip adetle almaya çalışıyor. Mersinli vatandaşlar dahi artık narenciyeyi zor yiyor. Onun yerine ‘daha acil’ olan yemek yapılacak gıdalara yöneliyor. Gelinen noktada meyve yemek hayal olurken, artık sebze tüketmek de lüks oldu.
Gamze Şimşek / MERSİN MERCEK