MERSİN – Cezaevlerinde yaşanan ölümlere ve hak ihlallerine dikkat çeken Çukurova TUAY-DER, yetkilileri sorumluluk almaya çağırdı.
Çukurova Tutuklu ve Hükümlü Aileleri ile Yardımlaşma Derneği (Çukurova TUAY-DER), cezaevlerinde yaşanan ölümler ve hak ihlallerine ilişkin Özgür Çocuk Parkı’nda açıklama yaptı. Mersin Emek ve Demokrasi Platform bileşenleri ve Barış Anneleri Meclisi üyelerinin katıldığı açıklamada, “Zindan direnişçileri ölümsüzdür” yazılı pankart açıldı.
Açıklamada konuşan Çukurova TUAY-DER yöneticisi Ergin Altuntaş, Türkiye cezaevlerinde hak ihlallerin artığını hatırlatarak, İmralı tecrit sistemi ile S tipi cezaevlerine dikkat çekti. Siyasi tutsakların bireysel ihtiyaçlarını dahi gidermesi olanaksız hale getirildiğini belirten Altuntaş, “Siyasi tutsaklara dönük baskılar tüm cezaevleri başta olmak üzere artarak devam etmektedir. Kayseri Bünyan cezaevinde yaşanan saldırılardan sonra en son Aksaray cezaevinde idarenin baskıları sonucu siyasi tutsaklar içerdeki seslerini duyurmak için farklı yöntemlere başvurmuşlardır” diye konuştu.
‘ÖLÜMLER DEVAM EDİYOR’
Hasta tutukluların durumuna dikkat çeken Altuntaş, hasta tutukluların hukuksuz bir şekilde tedavilerinin engellendiği, ilaçlarının verilmediğini, kelepçe uygulamasına maruz bırakıldığını söyledi. Cezaevlerinde mevcut 200’ün üzerinde ağır hasta tutuklunun kendi bireysel ihtiyaçlarını dahi gideremediği için biran önce tahliyelerinin gerçekleştirilip tedavi süreçlerinin başlatılması gerektiğini kaydeden Altuntaş, “Tedavisi engellenen, son birkaç ay içerisinde onlarca tutsak yaşamını yitirmiştir. En son bunlara Van yüksek güvenlikli cezaevinde 20 yaşındaki Şervan Can Güder ve Diyarbakır D tipi Cezaevinde 80 yaşındaki Abdullah Boran eklenmiştir. Önü alınmadığı sürece mevcut ölümler gerçekleşmeye devam edecektir” dedi.
SORUMLULUK ÇAĞRISI
Altıntaş, tahliye zamanı gelip bırakılması gereken yüzlerce tutuklunun hukuksuz bir şekilde cezaevi gözlem kurulu kararlarıyla infazlarının yakıldığını ve anayasal bir suç işlendiğini belirten Altuntaş, şöyle konuştu: “Siyasi tutsakların sevk işlemleri hiçbir şekilde yapılmamakta, bu vesileyle aileler de cezalandırılmaktadır. Bizler tüm bu hukuksuzlukların bir an önce son bulması için tüm kamuoyunu, insan hakları savunucuları ve yetkililerini sorumluluk almaya davet ediyoruz.”
