Mersin Barosu tarafından rahim ağzı kanseri farkındalık ayı nedeniyle “HPV Virüsü ve Aşı Hakkı” konulu panel düzenlendi. Panelde aşı hakkının insan hakkı olduğuna, HPV aşısının ücretsiz aşı takvimine alınması gerektiğine dikkat çekilerek, Türkiye’de tüm kurum, oda ve sivil toplum örgütlerine ve vatandaşlara bu konuda ortak mücadele çağrısı yapıldı. Av. Derya Demir, “Paran yoksa öl denilen zihniyeti asla kabul etmeyeceğimiz için, sağlık hakkı eşittir yaşam hakkı demeye devam edeceğiz” dedi.
CHP Mersin Milletvekili Av. Alpay Antmen’in moderatörlüğünde, Mersin Ünv. Tıp Fakültesi Halk Sağlığı AD. Öğretim Üyesi Prof. Dr. Caferi Tayyar Şaşmaz, Mersin Barosu İnsan Hakları Merkezi üyesi Av. Derya Demir, Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği Başkanı Av. Müjde Tozbey Erden’in sunumuyla Mersin Barosu konferans salonunda düzenlenen panele, Mersin Baro Başkanı Gazi Özdemir, Mersin Büyükşehir Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi Başkanı Şerife Hasoğlu, İçel Soroptimist Kulübü Başkanı Av. Yeşim Antmen, Mersin Tabip Odası yönetim kurulu üyesi Uzm. Dr. Nasır Nesanır, Mersin Eczacılar Odası yönetim kurulu, avukatlar ve vatandaşlar katıldı.
CHP Mersin Milletvekili Av. Alpay Antmen konuşmasında, “Rahim ağzı kanserini önleyen HPV aşısının fiyatına baktığımızda, kişinin kendi başına karşılaması zor olan ama karşılandığı zaman da kanser hastalığını önleyen, sadece kadınlar için değil, erkekler için de kullanılması gereken bir aşıdır. Yaşama hakkının önemini biliyoruz. Türkiye Cumhuriyeti sosyal hukuk devleti ve Anayasa’nın 17. maddesi sağlıklı yaşama hakkını sağlıyor. Madde 59, benden ve ruh sağlığımızın devlet tarafından güvence altına alınmasını emrediyor. 60. madde ise, sosyal güvenlik hakkında bahsediyor. Yani bu demek oluyor ki, devletin HPV aşısını ücretsiz yapması gerekiyor” dedi.
‘2020 Ekim ayı itibariyle 110 ülke HPV aşısını ulusal aşı programına aldı’
Mersin Ünv. Tıp Fakültesi Halk Sağlığı AD. Öğretim Üyesi Prof. Dr. Caferi Tayyar Şaşmaz sunumunda, 50 yaşına kadar dünyadaki her beş kadından dördünün HPV virüsü ile karşılaşacağını belirterek, “HPV virüsü erkeklerde de yaygın şekilde bulunuyor fakat kadınlardaki kadar hastalık oluşturmuyor. Virüsün bulaşma riskini artıran sebeplere baktığımızda, partner sayısının fazla olması, yani çok eşli bir cinsel yaşam sürdürüyorsanız, HPV ve kanserojen tiplerle karşılaşma riskiniz çok yüksek. Aşı uygulamasında yaş grubu çok önemli. Çünkü 2008 yılında HPV aşısı yapılanlar 2019 yılına gelinceye kadar izlenmişler. 12-13 yaş arasında aşılananlarda servikal kanser yüzde 83 düşmüş. 14-16 yaş arası aşılananlarda yüzde 75 düşmüş, 16-18 yaş arası aşılananlarda yüzde 35 düşmüş. Onun için erken aşılanma hayati öneme sahiptir. Dünya Sağlık Örgütü bu konuda, bütün dünya ülkelerine HPV aşısının ulusal aşı programına alınması gerektiğini söylüyor. Dünyada 2020 Ekim itibariyle 110 ülke, dünyadaki ülkelerin yüzde 57’si HPV aşısını, çocukluk çağı ulusal aşı programına almış. Türkiye aşı takvimine almada hiç bu konuda geç kalmamıştı. Covid öncesinde bu aşının ulusal aşı programına alınması gündeme gelmişti. Belki covid olmasa bu süreç hızlanabilirdi. Ama nedense şu ana kadar hala rutin aşamasına giremedi” ifadesini kullandı.
‘Ödediğimiz HPV aşı parasının iadesi için devlete dava açtık, kazanacağız’
Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği Başkanı Av. Müjde Tozbey Erden, “Sosyal devlet anlayışı gereği sağlık bir hak. Sağlığın ücretsiz olması da bir hak. Özellikle devletin, imkanı olmayanların sağlığını koruması konusunda önlenebilir tedbirleri alması bir sorumluluktur. Eğer devlet bu yetkilerle donatılmışsa, kız ve erkek çocuklarımız rahim ağzı kanseri ve diğer kanser türleri olmadan önce, devlet bunları neden önlemiyor? Önleyebilir güce sahip olmasına rağmen, insanların bu virüsü kapmasına sebep olan devlet buna müdahale etmeyecek. Aslında bu da bir cinayettir. Bunun çözümü bir aşı” diye konuştu.
‘Dolaylı cinayet önlenmiş olacak’
Mersin Barosu İnsan Hakları Merkezi Başkanı Av. Derya Demir sunumunda aşı hakkının sağlık hakkıyla, sağlık hakkının da doğrudan yaşam hakkıyla ilgili olduğunu belirterek, “Mücadele çok önemli. HPV aşısının yaygın bir şekilde çocuklara okullarda ulusal aşılama programına alınması durumunda, rahim ağzı kanserinden ölümlerin azalacağı bilimsel bir veridir, azalacak. Dolaylı cinayet de önlenmiş olacak. Mücadelemizi daha da ileriye taşıma konusunda oldukça meşru bir yolumuz var” dedi.
‘Herkesin ücretsiz, eşit ve bilimsel sağlık hakkına erişmesi anayasal haktır’
Herkesin ücretsiz, eşit ve bilimsel sağlık hakkına erişmesinin anayasal bir hak olduğunu belirten Demir, “Anayasa’nın 5. maddesi, devletin amaç ve görevleri belirlenirken, sosyal bir hukuk devleti olduğu, insanın maddi ve manevi varlığının gelişmesi için gerekli tüm şartları hazırlamak zorunda olduğunu yazar. 17. maddesi ise; Herkes yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir der. Anayasa’nın 56. maddesi, sağlık hizmetleri ve çevrenin korunmasını düzenler. Herkesin sağlıklı, dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahip olduğunu söyler. 60. madde devlet, sosyal güvenlik hakkının sağlanması için gerekli tüm tedbirleri alacağını düzenler. Madde 65, devlet sosyal ve ekonomik alanlarda Anayasa ile verilen görevlerini belli mali kaynakların yeterli ölçüde gözeterek önlemini alır der” şeklinde konuştu.