Mersin Tabip Odası, geçtiğimiz hafta Gülnar ilçesine bağlı Büyükeceli Mahallesi’nde çıkan ve Akkuyu Nükleer Santrali’ne üç kilometreye kadar yaklaşan orman yangını hakkında değerlendirmelerde bulundu. Konuyla ilgili açıklama yapan Oda Başkanı nasır Nesanır, nükleer santrallerin daha açılmadan sağlığı tehdit ettiğine dikkat çekerek, iklim krizine ve doğanın korunmasına odaklanılması gerektiğini vurguladı.
Orman yangınlarının, Türkiye ve dünyada giderek artığına dikkat çeken Nesanır, “İklimsel değişiklikler ve yanlış orman politikaları, sorunu ağırlaştırmaktadır. İklim krizi ve arazi kullanım değişikliği sonucu orman yangınlarının sayısı 2030’a kadar yüzde 14, 2050’ye kadar ise yüzde 30 artabilir. Ne yazık ki yetkililer sergiledikleri tutumla, ekolojik yapı dikkate alınarak gereken önlemlerin alınacağına, toplumun sağlık ve ekonomik yönden korunacağına ilişkin güven verememektedir” dedi. Türkiye’de yılda ortalama iki bin yangın çıktığını ve çıkış nedenlerinin yüzde 90’nında insan etkisi olduğunu belirten Nesanır, “Doğa olaylarının insan eliyle afetlere dönüştürülmesinin önüne geçilmeli, ekoloji bilinci kurumlarda, okullarda yaygınlaştırılmalıdır. İktidar küresel ısınma ve iklim krizine karşı ekolojik, ekonomik, toplumsal ve kültürel somut, bilime dayalı önlemler almalıdır. Küresel ısınmaya karşı bilim insanları ile birlikte eylem planları hazırlanmalı, bu planlar hiçbir politik kaygı gözetmeden kararlılıkla uygulanmalıdır” şeklinde konuştu.
“ORMANLARIN KORUNMASI ESAS ALINMALI”
1954 yılında çıkarılan ve 2020 yılı sonuna değin tam 42 kez değiştirilen 6831 sayılı Orman Kanunu’nun yeniden düzenlenmesi çağrısında bulunan Nesanır, ormanları enerji ve madencilik projeleri, turizm projeleri ve yapılaşmaya açan maddelerin kaldırılması ve orman ekosisteminin korunması esas alınması gerektiğinin altını çizdi. Orman ekosistemini insan etkileşimine açarak, ekosistemi bozan ve yangın olasılığını arttıran tüm faaliyet ve projeler bilimsel olarak incelenmeli ve uygun olmayan faaliyet ve projelere izin verilmemesi gerektiğini söyleyen Nesanır, “Orman yangınlarından sonra; vatandaşların rutin yaşamlarına hızla geri dönebilmesi için sosyal devlet anlayışı içinde daha çok kamusal destek sunulmalıdır. Yanan bölgelerde ve çevrelerinde avcılık yasaklanmalıdır. İyileştirmeye dönük açıklamalar ve uygulamalar şeffaf olmalı, güven duygusu zedelememelidir” dedi.
“YANGININ AKKUYU’YA YAKIN OLMASI PANİĞE NEDEN OLDU”
Yangının Akkuyu Nükleer Santrali’ne 2,5-3 km. yakınına kadar ulaşmasının haklı olarak büyük bir paniğe neden olduğunu hatırlatan Nesanır, “Termik santrallerin ve nükleer santrallerin var olan zararlarının yanı sıra yangınlardan etkilenmesinin ne büyük tehlikeler doğurabileceği ortadadır. Nükleer enerji iklim krizine karşı çözüm değil, aksine tehdittir. Nükleer santraller; çözümlenememiş atık sorunu, aşırı maliyetli işletme süreçlerinin yanı sıra tüm yakıt çevrimi bütününde değerlendirildiğinde (uranyum madenciliği-yakıt üretimi-yakıt sevkiyatı-tesis inşaatı-atık süreci), nükleer enerji üretiminin güneş enerjisine göre 6, rüzgâr enerjisine göre de 3 kat daha yüksek karbon salımına yol açtığı bilimsel olarak ispatlanmıştır” ifadelerini kullandı.