MERSİN MERCEK – Mersin’de sokağa çıkan Emek ve Demokrasi Platformu, Gezi davasında verilen kararı protesto ederek, kararın siyasi olduğunu ve meşru olmadığını söyledi.
Gezi Parkı eylemlerine ilişkin davada, Osman Kavala’ya ağırlaştırılmış müebbet, Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater, Hakan Altınay, Can Atalay, Mine Özerden, Yiğit Ali Ekmekçi, Tayfun Kahraman’a da 18’er yıl hapis cezası verilmesi Mersin’de protesto edildi. Özgecan Aslan Barış Meydanı’nda bir araya gelen Mersin Emek ve Demokrasi Platformu bileşenleri, “Gezi onurumuzdur, sarayın yargısı hükümsüzdür” pankartı ve “Biz geziciyiz siz gidicisiniz” ile “Gezi yargılanamaz” dövizleri açarak, “Gezi şehitleri ölümsüzdür”, “Bu daha başlangıç mücadeleye devam”, “Her yer gezi her direniş” sloganları attı. Açıklamaya Halkların Demokratik Partisi (HDP) Mersin Milletvekilli Fatma Kurtalan ve Mersin Emek ve Demokrasi Platformu bileşenleri katıldı.
“Haklarımızı savunmaya devam edeceğiz”
Emek ve demokrasi güçlerinin amansız ve fakatsız birleşmesi gerektiğine dikkat çeken Emek Partisi Mersin İl Başkanı Yusuf Kaya, “Tek adam yönetimi son bulmalıdır. Yoksa hak mücadelesi verenlerin bir bahaneyle ağırlaştırılmış müebbet, 18 yıl hapis cezasına mahkûm edilmesi işten bile değildir. Eşitlik isteyen, iş, ekmek talep eden, sömürüye karşı çıkan, doğayı ve çevreyi savunan herkes “hükümeti yıkmak teşebbüsü”nden cezalandırılabilir! Siyasal iktidar her hak talebini ‘darbecilikle’ yaftalayarak adeta bir ezme harekâtını başlatmıştır. Bu bakımdan Gezi Davasında verilen haksız, hukuksuz, dayanaksız ağır hapis cezaları tüm topluma gözdağıdır. Bu karanlığı aşmak için tek çare birleşmek ve mücadele etmektir. Gezi Direnişi bir hak mücadelesidir. Gezi Direnişi adil yargı, demokrasi, doğanın ve çevrenin korunması için milyonların sokaklara dökülmesidir. Bugün verilen ağır cezalar, insanların aynı taleplerle bir daha sokaklara çıkmaması için verilmiştir. Ama hak ve özgürlükler için başka bir yol yoktur. Haklarımızı savunmaya devam edeceğiz. ‘Her yer Gezi, her yer direniş’ demeye devam edeceğiz. Zalimler sonlarına doğru zulmünü daha da arttırır. Er ya da geç; emek ve demokrasi güçleri kazanacaktır. Baskı, zulüm ve sömürü düzeni son bulacaktır. Gezi’de yargılanan arkadaşlarımıza verilen cezalar halk vicdanında yok hükmündedir. Tutuklama kararları iptal edilmeli, yargılananlar serbest kalmalıdır. Emek ve demokrasi güçlerini Ülkenin dört bir yanında yan yana gelmeye, bu ceberut politikalara karşı birlikte ses çıkarmaya çağırıyoruz. Ayrıca 1 Mayıs meydanlarında toplanacak yüz binler tek adam yönetimine ve sermaye düzenine en iyi yanıt olacaktır” dedi.
“Sonuna kadar sürdüreceğimizi belirtiyoruz”
Ardından Mersin Emek ve Demokrasi Platformu adına konuşan Genel-İş Mersin Şube Başkanı Kemal Göksoy, “Bu dava adil koşullarda gerçekleşmemiştir. Davanın üye hakimi iktidarda bulunan AKP’nin milletvekili adayı olmuştur. Davadan çekilmesi için yapılan başvurular ve sanıkların savunma hakları, adil yargılanma hakları ihlal edilmiştir. Kurgu senaryolarla ve otokratik yönetim özlemleriyle toplumsal muhalefet sindirilmeye, susturulmaya çalışılmaktadır. AYM ve AİHM kararlarının bile yok sayıldığı, uygulanmadığı bir karanlık süreçten geçmektedir yurdumuz. Bu kararların adaletle değil siyasetle oluşturulduğu gün gibi açıktır. Bizler Meslek örgütleri ve sendikalar olarak hepimiz için adaleti, demokrasi için adaleti sağlamak yolunda mücadelede kararlıyız. Toplumsal muhalefeti sindirerek, demokrasiyi yok ederek alınacak bir yol yoktur. Buradan uyarıyoruz ve en temel hak ve hürriyetleri ihlal edilen kurmaca Gezi Davası Sanıklarını savunmayı sonuna kadar sürdüreceğimizi belirtiyoruz” diye konuştu.
Kobane davası vurgusu
Son olarak konuşan HDP Mersin Milletvekili Fatma Kurtalan, Gezi’nin onurlu bir mücadele olduğunu ve kendilerinin de orada olduklarını belirterek, “Yargı Türkiye’de bağımsız değil. Bunun en iyi örneği Gezi ve Kobane Kumpas Davasıdır. Gezide AKP’nin aday adayı mahkeme heyetinde olması, Kobane Davası’nda ise onca sahte delillere rağmen arkadaşlarımızın tutuklanması bunu kanıtlıyor. Bizler bunlara karşı mücadele edeceğiz” şeklinde konuştu.
Açıklama sloganlar eşliğinde son erdi.